Son güncelleme Nisan 5th, 2024 8:43 AM
Ağu 02, 2019 sendikalbirlik Haberiniz var mı?, KESK'TEN, MANŞET 0
Yaklaşık 3 milyon memur ile 2 milyon memur emeklisini kapsayan Kamu Emekçileri TİS görüşmeleri dün “polis müdahalesi” ile başladı.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’ndaki görüşmeler saat 14.00’te başladı. KESK Eş Genel Başkanları Mehmet Bozgeyik ile Aysun Gezen KHK ile ihraç edildikleri için görüşmelere Konfederasyonumuz Genel Sekreteri Ramazan GÜRBÜZ katıldı. GÜRBÜZ açıklama yaparak KESK üyelerinin saldırıya uğradığını söyledi.
Memur-Sen’den alkış
Memur-Sen’e bağlı sendikaların başkanları ile Gürbüz arasında tartışma çıktı. Bazı Memur-Sen’li başkanlar kendilerinin yetkili olduklarını belirterek, Gürbüz’den dışarıya çıkmasını istediler. Gürbüz, “Türkiye’de emekçiler saldırıya uğruyor, sendika temsilcisi bunu savunuyor” diyerek tepki gösterdi.
Aile, Çalışma Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, konuşmasının bitiminde toplu sözleşmede diğer taraf olmalarına karşın Memur-Sen’li başkanlar da bakanı alkışladı.
Gürbüz: İzin aldık
KESK Genel Sekreteri Ramazan Gürbüz ise KESK’lilere yapılan müdahaleyi eleştirince Bakan Zehra Zümrüt Selçuk söz alarak bütün konfederasyonların, sendikaların bakanlık önünde açıklama yapabileceklerini, KESK’in valilikten izin almaması, güzergâha uymaması nedeniyle böyle olduğunu söyledi. Bunun üzerine GÜRBÜZ, bakana yanlış bilgi verildiğini, 20 gün önce İçişleri Bakanlığı’na başvurduklarını, basın açıklamalarında valiliğe ayrı ayrı yazı yazma zorunluluğu olmadığını bildirdi. Bakan Selçuk yeniden söz alarak, “bütün basın açıklamalarına açığız, kurallar çerçevesinde” dedi.
2017 yılında yapılan 4. Dönem toplu sözleşme görüşmelerini OHAL koşullarında yapan siyasi iktidar adı kalksa da bir kez daha OHAL koşullarında 5. Dönem TİS görüşmelerini başlatmıştır.
Günlerdir, haftalardır sesimizi ve taleplerimizi duyurmak için yoğun bir çaba içerisinde olduk. Çünkü 3 milyon kamu emekçisinin, ailelileriyle birlikte 20 milyon vatandaşımızın önümüzdeki iki yılı bu masadan çıkacak kararlardan doğrudan etkilenecek. Hükümetin bir kez daha süreci bir oldubittiye getirmek istemesi karşısında çeşitli eylem ve etkinliklerle hem kamu emekçilerini hem de vatandaşlarımızı bilgilendirmek, kamuoyunu duyarlı hale getirmek istedik.
29 Ağustos’ta Muğla, Edirne, Artvin ve Van’dan dört kol şeklinde yola çıkan Yürütme Kurulu üyelerimiz ve sendika MYK’larımızdan oluşan KESK’liler güzergâhlarındaki çok sayıda ile uğramış, taleplerimizi ve yaklaşımımızı açıklamışlardır. Van kolunun yapacağı açıklamanın engellenmesi Ankara’da yaşanacak müdahalenin de habercisi olmuştur. Ancak KESK’liler uğradıkları illerde emek ve demokrasi güçleri temsilcilerinin yanı sıra vatandaşlarımızın da yoğun ilgisi ile karşılaşmışlardır.
1 Ağustos Perşembe günü, saat 12.30’da, sendika MYK üyelerimiz, Genel Meclis üyelerimiz, sendikalarımızın şube yöneticileri, üyelerimiz, emek ve demokrasi güçleri temsilcileri, bazı CHP ve HDP milletvekillerinden oluşan kitle Ankara Bahçelievler TRT Arı Stüdyosu önünde toplanarak Bakanlık önüne yürümek istemiştir. Toplamda iki yüz metre olmayan bu yürüyüş sonunda Bakanlığa TİS sürecinde kamu emekçilerinin taleplerini dikkate alması çağrısında bulunulacaktı.
Ancak sonradan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un açıklamalarından da anlaşılacağı üzere hükümetin talimatı sonucu KESK’liler toplanma yerinde polis ablukasına alınmıştır. Ankara Valiliğinin kararı ile yürüyüşümüzün yasaklandığı ve basın açıklamasına izin vermeyecekleri söylenmiştir. Toplanma ve gösteri hakkının anayasal bir hak olduğu, TİS sürecinde bile basın açıklamasına izin verilmemesinin hukuksuzlukta tam bir keyfiliğe denk düştüğü, yürüyüşümüzün engellenmesinin suç olduğu defalarca söylenmesine rağmen güvenlik güçleri oluşturdukları çemberi kaldırmamışlardır. Kısa süre sonra da gazla ve copla sınır tanımaksızın, aralarında görme engelli arkadaşımızın da olduğu birçok üyemiz, yöneticimiz darp edilmiş, yaralamışlardır.
Güvenlik güçlerinin müdahalesi anayasal güvence altında olan toplantı ve gösteri hakkının engellenmesidir ve açık bir ihlaldir. Saldırının emrini verenler ve emrin gereğini yerine getirenler suç işlemişlerdir. Hukuki girişimlerde bulunacak ve sorumluların hesap vermesi için sürecin takipçisi olacağız.
Müdahale sırasında Yürütme Kurulu üyemiz İlhan Yiğit, sendikamız TARIM ORKAM-SEN Genel Başkanı Hamit Kurt, SES Kadın Sekreteri Selma Atabey, HABER SEN Genel Sekreteri Burak Ustaoğlu (ağır yaralanmıştır), HABER SEN çalışanı Ayla Eyüpoğlu ile Uğur Çepe gözaltına alınmışlardır.
Bir süre sonra Kızılay Sakarya Meydanı’nda yeniden toplanan KESK üyeleri gözaltına alınan yönetici ve üyelerimiz serbest bırakılıncaya kadar bekleyeceklerini ifade etmişlerdir.
Burada Eş Genel Başkanımız Aysun Gezen kısa bir açıklama yapmıştır.
Eş Genel Başkanımız konuşmasında; “Savaş çığırtkanlarına, çocuk istismarcılarına, kadınlara şiddet uygulayanlara, tacizcilere, tecavüzcülere barikat kurmayanlar biz emekçilere barikat kurdular. Sırf vergi adaletsizliği ortadan kaldırılsın dediğimiz için, 3600 ek gösterge adaletsizliği ortadan kaldırılsın dediğimiz için, insanca yaşanacak bir ücret istiyoruz dediğimiz için, güvenceli iş güvenli gelecek dediğimiz için barikat kuruldu. O barikat emekçilere değil ülkeyi soyup soğana çevirenlere, yolsuzluk yapanlara, ülkenin tüm değerlerini sermayedarlara, emperyalistlere peşkeş çekenlere kurulsun. Biz haklarımız için, 3 milyon kamu emekçisinin ve 2 milyon kamu emeklisi ve aileleriyle birlikte 20 milyon insanın hakları için sokaklardayız. Taleplerimizi dile getirmek için Bakanlığa yürümeye çalışırken önümüze sadece barikatlar kurulmadı, polisler fişeklerle, gazlarla, coplarla, kalkanlarla, yakın mesafeden gaz sıkarak çok ciddi bir saldırı gerçekleştirdiler. Hepimiz bu saldırıya maruz kaldık. Altı arkadaşımız şu anda gözaltında. Arkadaşlarımızı alacağız, beraberce mücadelemize devam edeceğiz. Bugün burada gösterdiğimiz kararlılık bu ülkenin yurttaşları refah içinde yaşasın diye, emekçiler, emekten yana kesimler adil, demokratik bir çalışma yaşamına kavuşsun diye, demokratik, laik, barış içinde bir ülke kurulsun diyedir. Bizim mücadelemiz halkın mücadelesidir. Çünkü biz ekonomik kriz koşullarında ezilmeye, sefalete itilmeye karşı çıkıyoruz. Bizler ne bu koşulları kabul ediyoruz, ne de halklarımıza bu koşulların dayatılmasını kabul ediyoruz. Bu koşulları yaratan AKP iktidarıdır. Dışarıdan sıcak para girişine bu ülkeyi mecbur bıraktılar. Üretim değil tüketim ekonomisi kurdular. Geldiğimiz noktada krizin yegâne sebebi AKP’nin politik tercihleridir. Biz her şeye rağmen o masadayız. Tüm bu hukuksuzlukları, haksızlıkları, tüm bu şiddeti, sendikal ayrımcılığı teşhir etmeye, MEMUR SEN’in emekçilerin hak ve çıkarlarını nasıl sattığını göstermeye devam edeceğiz. Mücadelemiz burada bitmiyor. Masaya taşıdığımız tüm taleplerin adım adım takipçisi olacağız. Varsın saldırsınlar, varsın davalarla, baskılarla üzerimize gelsinler, varsın haksız hukuksuz ihraçlar yapsınlar bizler hak ve özgürlükler mücadelemize her koşul altında devam edeceğiz.” demiştir.
happy wheelsNis 05, 2024 0
Mar 08, 2024 0
Mar 04, 2024 0
Şub 21, 2024 0
Nis 05, 2024 0
Mar 08, 2024 0
Mar 04, 2024 0
Şub 21, 2024 0